|
|||
REİS MUHSİN YAZICIOĞLU | |||
GAZETECİ YAZAR ABDURRAHMAN AYDIN | |||
oz.turkhayathaber@gmail.com | |||
Takvimler 2009 Mart’ının 25’ini gösteriyordu. Hava çok soğuktu, tipi vardı, tıpkı Yazıcıoğlu’nun hayata gözlerini açtığı gün gibi. Yerel seçimler öncesiydi. Başına gelecek felaketi hmişti sanki. Helikopteri istemedi. “Beni öldürtecek misiniz?” diye sordu. Ama miting programı çok yoğundu. Kabul etti. Vuslattan önce sevenlerine, “Şimdi bakın yoldan geldik, yola gideceğiz. Hiçbirimizin garantisi yok. Şurada ayakta duranın da, oturanın da garantisi yok. Yani ruh bir saniyeliktir. Küf dedi mi gitti. Bunun da nerede geleceği, nasıl geleceği, ne şekilde yakalayacağı belli değil” dedi. Beraberindekilerle birlikte bindi helikoptere. İlk günkü gibi bembeyazdı her yer. Fakat karların üstünü örteceğinden habersizdi. Niye bu kadar önemliydi Yazıcıoğlu? Cenazesine niye yüz binler katıldı? Milyonlarca insan niye günlerce ekran başında ‘ya ölmediyse’ diye umutla bekledi? Neden dualar gözyaşlarına karıştı? Bütün bunların sırrı Yazıcıoğlu’nun mücadeleyle geçen hayatında saklıydı. 12 Eylül öncesi komünizmle mücadelede en ön safta yer aldı Yazıcıoğlu. Darbenin ardından, Türkiye’de oynanan oyunun farkına varan bir avuç lider arasındaydı. Siyasî hayatı boyunca, kendisini takip eden kitleleri sokaktan, çatışmadan, kaostan uzak tuttu. 12 Eylül öncesi mücadele ettiği insanlara, “Artık hücreleri değil, gelin Türkiye sevdasını paylaşalım” diye seslendi. Hayatı boyunca, Türkiye’nin içinden geçtiği kritik dönemeçlerde hep onun ismi vardı. Cuntalara, darbelere, ülkeyi kaosa sürüklemek için kapalı kapılar arkasında planlar yapanlara karşı çıkıyordu. Onun bu duruşu bir anlamda vicdanların sesi oldu
25 Mart 2009’da ajanslar, son dakika haberi olarak bir helikopter kazasını duyurdu. BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopter, Kahramanmaraş’tan Yozgat-Yerköy’deki mitinge giderken düşmüştü. Bir anda bütün Türkiye nefesini tuttu. Devlet, enkaza ulaşmak için seferber oldu. Fakat enkaza ancak iki gün sonra köylüler tarafından ulaşılabildi. BBP lideri Yazıcıoğlu, BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, BBP Sivas İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Sivas Belediye Meclis üyesi adayı Murat Çetinkaya, İHA muhabiri İsmail Güneş ve pilot Kaya İstektepe hayatını kaybetmişti. Peki bu ölüm yolculuğu nasıl başladı? HELİKOPTERE SOĞUK BAKIYORDUBBP lideri, yerel seçimler öncesi yoğun bir tempoda çalışıyor ve il il geziyordu. Bir ay içinde tam 37 il teşkilatının çalışmalarına katılmıştı. Son haftanın ağırlıklı gündemi Sivas’tı fakat çevre illerden Yazıcıoğlu’na sürekli davet geliyordu. Mitinglere yetişmek için en mantıklı yolun helikopter kiralamak olduğuna karar verildi. Aslında Yazıcıoğlu, helikopter kiralanmasına soğuk bakıyordu. Fakat yakınındaki partili arkadaşlarının ısrarını geri çevirmedi. Helikopteri kabul etti. BBP’nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun Kahramanmaraş-Sivas illeri ve ilçelerinde yapacağı geziler için TC-HEK işaretli helikopter, MedAir firması ile yapılan görüşmeler neticesinde kiralandı.. TARİH: 25 MART 2009: SAAT 15.0320 Mart Cuma günü sabah Muhsin Yazıcıoğlu, dönemin BBP yöneticilerinden Mustafa Destici’yi aradı. Özel Kalem Müdürü Okan Köksal’ın kendisini aradığını, helikopterin parasının eksik kalan 10.000 TL’sinin hemen yatırılmadığı takdirde uçuşun iptal edileceğini, bu parayı nasıl bulacaklarını sordu. Destici ise “Başkanım siz rahat olun, biz hallederiz” dedi. Destici daha sonra Köksal’ı arayarak, genel başkan yardımcılarından Mehmet Efe’yi, o halledemezse Mehmet Karabacak’ı aramasını söyledi. Daha sonra da eksik kalan 10.000 TL Mehmet Karabacak tarafından gönderildi ve sorun çözüldü. Böylece ölüm yolculuğu başlamış oldu. Kahramanmaraş mitinginden Yozgat Yerköy mitingine gitmek için 25 Mart 2009 tarihinde saat 14.37’de helikopterle yola çıkan BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki beş kişi, saat 15.03’de helikopterin düşmesi sonucu hayatlarını kaybetti. İŞTE CEVAPLANMAYAN SORULARKazanın aydınlatılmasına yardımcı olacak helikopterin uçuş bilgilerini muhafaza eden cihazları enkazdan kim ve neden çaldı? Helikopterin düştüğü dakikalarda radarda bir görünüp bir kaybolan sır savaş uçağının gerçek rotası neydi? Kazayla bir ilgisi var mı? Helikopteri jetler savurmuş olabilir mi? Hayatını kaybedenlerin kanlarında tespit edilen yüksek miktardaki zehirli gazın sırrı ne? İlk otopside bu veriler saklandı mı? Arama-kurtarma faaliyetleri nasıl skandala dönüştü? Enkazın yerini daha ilk gün tespit eden TİB’in verdiği koordinatlar aranmadı mı? Ruhun şad olsun Muhsin başkan, mekanın cennet olsun.. Kalın sağlıcakla |
|||
Etiketler: , , REİS, , MUHSİN, YAZICIOĞLU, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.